Sevde'nin Günlüğü

Yazmayı seviyorum…

”Beklenen” Şiir Eleştirisi

Ekim17

Şiir Eleştirisi

BEKLENEN

Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.

Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni,
Gelme, artık neye yarar?

Necip Fazıl Kısakürek

——————————————–

Necip Fazıl Kısakürek’in ‘’Beklenen’’ adlı şiiri ‘’sevgiliyi bekleme’’ konusunu özlem, sitem, gurur ve usanmışlık gibi çarpıcı duygular ışığında ele alan eşsiz bir örnektir. Şiir sekiz dizeden oluşan yapısında pek çok anlamı barındırarak kısa ve öz denecek türde bir yazınsal ürün örneği oluşturmaktadır.

Şiir kişileri anlatıcı ‘ben’ ve seslenilen ‘sen’den oluşur. Anlatıcı, şiirin ilk üç dizesinde ‘beklemek’ eyleminin yaşamdaki uç noktalarını ele alarak dördüncü dizede belirttiği sevgiliyi bekleyişinin uzunluğunu vurgulamış, bunun da ötesinde kendisini terk eden sevgiliye duyduğu bu bağlılığın sıradışılığına dikkat çekmiştir. Ne bir hastanın acılar içinde geçirdiği bir gece, ne bir ölünün toprağa gömülene dek beklediği süre, ne de şeytanın bir günah yakalayabilmek için azimle gösterdiği sabır ‘ben’in sevgiliyi beklerken çektiği ıstıraba, sergilediği sabır ve sadakate yetişebilir; onun sevgiliye duyduğu aşk, özlem ve bağlılık tüm bunlardan üstündür. İşte anlatıcı tam bu noktada güçlü duygularını ifade ederken ince bir sitemi de ‘sen’e olan seslenişinde dile getirmektedir. Bu sitem ikinci dörtlükte iyice ortaya çıkmakta; geçen zamanın anlatıcıyı usandırdığı ve özlem duygusuna karşılık gururunun ağır bastığı ilerleyen dizelerden anlaşılmaktadır. ‘’Geçti istemem gelmeni’’ dizesinde anlatıcı sevgiliye onu beklemekten usandığını sitemkar bir dille ifade etmektedir. Anlatıcının bunca bekleyişten sonra sevgilinin gelmesini istemediğini belirtmesi okuyucuya bu söylemin gurur duygusunun baskın gelmesiyle oluştuğunu hissettirir. ‘’Yokluğunda buldum seni’’ sözleri ise bu duyguları yinelerken anlatıcının aşkını sevgili gittikten sonra daha güçlü bir şekilde yaşadığını, sevgiyi –karşılıksız da olsa– onun yokluğunda bulduğunu ve bu bekleyiş sürecinde en yoğun şekilde hissettiğini anlatmaktadır. Bu süreç öyle uzundur ki anlatıcı ‘’sensizliği’’ içselleştirmiş, özlemi ve acıyı kabullenerek yaşamayı öğrenmiştir. ‘’Bırak vehmimde gölgeni’’ dizesinde anlatıcı, sevgilinin ona geri dönme olasılığının gerçekleşemeyecek kadar küçük olduğunu vurgularken bu sonu belli bekleyişin umutsuzluğunu dile getirmektedir. ‘’Gelme, artık neye yarar?’’ dizesiyle anlatıcı sözlerini bitirirken artık sevgiliyi beklemekten vazgeçtiğini, sevgilinin geri dönmesinin de artık bir şey değiştirmeyeceğini, çünkü o gittikten sonra bu uzun zaman içinde geride kalanların da değiştiğini belirtir. Anlatıcı bu son dizede her ne kadar cevabı beklenmeyen bir soruyla sevgilinin gelmesinin bir işe yaramayacağını söylese de, dizenin sonuna koyduğu soru işareti aslında bu soruyu sevgiliye yönelttiğini ve içten içe sevgiliden umutlarını yeniden alevlendirecek, ona yeniden bekleme gücünü verecek bir yanıt beklediğini düşündürmektedir. Bu bağlamda son dizenin cevabı beklenmeyen bir sorudan çok, ucu açık bir sorgulama olduğu söylenebilir.

Şiirin ikinci kıtasında ‘’Yokluğunda buldum seni’’ dizesini tasavvufi bağlamda ele almak mümkündür. Bu şekilde tıpkı Mecnun’un Leyla’nın yokluğunda Tanrı’yı bulması gibi şiirdeki ‘ben’in de sevgilinin yokluğunda ilahi aşka kavuştuğu yorumu yapılabilir. Bu açıdan bu dizede ‘sen’ olarak hitap edilen varlık, diğer dizelerden farklı olarak sevgili değil, Tanrı’dır.

Şiirde günlük dilden uzak, edebi bir dil hakimdir. Bu şiirsellik sevgiliye duyulan aşkın ve özlemin okuyucuya hissettirilmesinde etkilidir. Şiir 8’li hece ölçüsüyle yazılmıştır ve tamamıyla olmasa da yabancı sözcüklerden arınmış yapısıyla Cumhuriyet Dönemi şiirini yansıtmaktadır. Dizelerde ağır ve ağdalı bir anlatım olmamakla birlikte şiire bu sanatsal boyutu kazandıran en önemli etken, şairin ustalıkla kullandığı güçlü benzetmeler ve bunun yanı sıra, söyleyiş güzelliği sağlayan uyaklardır. Necip Fazıl Kısakürek’in ‘’Beklenen’’ şiiri giden sevgilinin ardından süren bekleyişi kısa ve öz bir biçemle ele alan, yazınımızın özgün ürünlerinden biridir. 

30.10.11

6 Yorum

“”Beklenen” Şiir Eleştirisi”

  1. Ekim 20th, 2012 - 12:13 Rahman Usta Diyor ki:

    Gerçekten çok güzel irdelemişsiniz, tebrik ederim.

  2. Ekim 20th, 2012 - 14:05 Sevde Diyor ki:

    Çok teşekkür ederim!

  3. Haziran 4th, 2014 - 13:06 Beklemek ve Beklenen | Java Günlüğüm Diyor ki:

    […] aşığı canım kızım da lisede iken bu şiir üzerine burada  bir eleştiri yayınlamıştı.  Bu sene de üniversitede aldığı bir derste bu şiirle ilgili […]

  4. Temmuz 22nd, 2014 - 05:58 sercinho Diyor ki:

    you said ‘I personally would not prefer to use while writing poetry ‘
    I completely agree with you. I write a short inscription I like N. Fazıl
    and other layers this page interest me

  5. Kasım 25th, 2014 - 23:04 arif mikail Diyor ki:

    Bu siirin siirde yapi konusunu yazar misiniz gelecek aya odevim var lutfen

  6. Haziran 1st, 2015 - 21:19 hazal Diyor ki:

    Harika bir şekilde yorumlamışsınız bayıldım ödevime o kadar yardımcı oldunuz ki saolun sizi takip edicem !! :))